Audi Q7 (3.0 TDI & 4.2 V8)

Uzun zamandır test etmek istediğim Q7'yi Doğuş Otomotiv'in mükemmel tanıtım organizasyonu Road to Progress kapsamında yol ve arazi koşullarında test ettim ve hayran kaldım...Ayrıntılı test izlenimlerim ve fotoları aşağıda bulabilirsiniz.Havaların iyiden iyiye ısınmaya başladığı bir Ankara Cumartesi'nde, rutin alışveriş merkezi gezmesi planı ile başlayan gün, bir anda Audi yetkililerinin mobil telefonumdan arayarak beni ve eşimi Bilkent Hotel ve çevresinde Audi AG ve Doğuş Oto tarafından gerçekleştirilen Road to Progress programına çağırmalarıyla bir anda renkleniverdi.İlk iş olarak özel üretim Audi Quattro 25.yıl T-Shirt'ümü üzerime geçirdim ve eşimle beraber derhal Bilkent Hotel'e doğru yola koyulduk. Ankaralılar bilir, daha Bilkent Hotel'e gelmeden Sports International'ın olduğu kavşaktan itibaren birbiri ardına Q7'ler yolda vakur edalarla etrafta izleyenlerle göz banyosu yaptırmaya başlamıştı. Organizasyona giderken kullandığım BMW'mi hemen benim için rezerve edilmiş olan 2 Yeni A6'nın arasındaki boş park yerine park ettikten sonra On-Road ve Off-Road sürüşleri için hemen Doğuş yetkilerinin kibar ve kusursuz anlayışıyla yaptıkları listelere isimlerimizi kaydettirerek havuz başında kurulan panayır yerine teşrif ettik.Test izlenimlerine geçmeden belirtmek istediğim bir husus, Doğuş Oto ve Audi'nin bu tarz organizasyonları Borusan gibi fazlasıyla "tutumlu" distribütörlere göre nasıl başarılı, bonkör ve klas düzenlediğidir. Gerek havuzbaşı, gerek on-road ve off-road sürüş noktalarındaki yeme-içme-satış-tanıtım faaliyetleri, gerekse bu farklı noktalar arasında katılımcıların ulaşımının 3.2FSI Q Audi A6 araçlarla karşılanması inanın insana bu markanın bir üyesi, bir alıcısı yapmaya teşvik ediyor.Yiyecek ve içecek faslından sonra sıra geldi aracın tanıtımı ve yaptığımız On-Road ve Off-Road Test sürüşlerine.

DIŞ:

Audi Q7'nin kısa bir tanıtımı ile başlamak istiyorum izlenimlere. 5.1m'lik (BMW 7 serisi ve MB S Serisinden uzun) bir uzunluğu ve 1.9m'lik genişliği hakikatten devasa boyutlarda bir araç Q7. Daha ilk bakışta düşünceniz, bu aracın Hummer H2, Lincoln Navigator gibi Full-Size Amerikan SUV'ları dışında hiç bir SUV ile kıyaslanamayacağı. Aynı segmentte yer aldığı Porsche Cayenne, BMW X5, Lexus RX ve MB ML'e kıyasla bariz büyük bir araç Q7. Büyüklüğü dışında aracın dizaynı için söyleyebileceğim, ön kısmının fazlasıyla agresif, arka kısmının ise bir o kadar sade ve yumuşak olduğudur. Tamamen subjektif görüşümdür, ben aracın dış görünüşünü çok beğendim: Önünüzde giden bir araç dikiz aynasında sizi (yolu yutarmışçasına koca single frame ızgarasını açarak üstüne gelmekte heyula gibi Q7 içerisinde) görmesi ile kenara kaçması bir olacaktır.

İÇ:

Aracın içerisine geçtiğinizde ise daha önce yeni A6'ya binmiş olanlar ile BMW E36 veya SAAB kullanıcılarını şaşırtmayacak, tamamen sürücü odaklı -uçakvari göstergelere haiz- bir kabin karşılıyor sizi. Malzemelerin tamamı bir Audi klasiği: kusursuz kalitede. Ahşap, 1.sınıf deri ve kromajın çok robust (sağlam)bir birlikteliği olarak nitelendirebiliriz Q7'nin tabiri caizse küçük bir ev boyutundaki kabinini. Aracın kendi sınıfındaki çoğu Avrupalı SUV rakibine üstün bir yanı da 7 kişilik yer kapasitesi bulunması. 2+3+2 kabin düzeninin son iki koltuğunun yalnız çocukları tatmin edebilecek boyutta olduğunu belirtmeden geçmemek gerekir. Benim için aracın en ideal kullanım şekli 2+3 olurdu, 1.87m boyum ve 100kg'yi aşan cüssem ile arka koltukta rahatlıkla-bacak bacak üstüne atarak- seyahat edebildiğim çok araç yok zahir. Arkadaki 800 lt (koltuklar yatınca 2000lt) bagaj, en dehşetli alışverişin yükünü bile fazlasıyla alabilecek boyutlarda. Bagaj konusunda bir diğer ilave bilgi de tamamen elektrikli olarak ve hafızası ile kullanan kişinin boyuna uyumlu olarak açılmakta olduğudur. Aracın donanımına gelince: klasik Alman adetleri Q7'de de devam etmekte. Aracın standart donanımında deri döşeme ve kapsamlı yol bilgisayarı bile yok. 3.0TDI için 95.000, 4.2 FSI için 130.000 Euro olarak tanımlanan fiyat fiiliyatta pek geçerli değil sizin anlayacağınız. Benim kullandığım araçlarda sıradışı nitelikte gördüğüm şu donanımlar vardı:-4 konumda ayarlanabilir elektrohidrolik süspansiyon sistemi -Park etmek için ideal rotayı kamera görüntüsü üzerine sanal bindirme yapan park asistanı-DVD ve TV'li tam fonksiyonlu Yol Bilgisayarı Ekranı (Full-MMI)-Dört bölgeli tam dijital ısı ayarlı klimaSiz isteğinize göre arka koltuklar için DVD-entertainment sistemi, devasa açılır tavan moon-roof gbibi çeşitli aksesuarlarla donatabilirsiniz Q7'nizi. Yalnız benden küçük bir uyarı; aksesuar fiyatları olağaünstü artırabiliyor araç fiyatını (sadece elektro hidrolik süspansiyon sistemi 6000 Euro)

ON-ROAD ASFALT SÜRÜŞ İZLENİMLERİ

On-road testinde sadece 1 adet 4.2FSI araç olduğu için sebil gibi bekleyen 3.0TDI araçlardan kum gri olanıyla testi gerçekleştirdik. İlk önce ben sürüş yaptım, ardından da eşim aracı kullanırken arka koltuğun nimetlerinden faydalanma fırsatını buldum. Motor hakkında öncelikle söyleyebileceğim gerek rölantide gerekse devirli sürüş esnasında BMW X5 3.0d gibi yeni nesil dizel motorlu SUVları bile kıskandıracak derecede sessiz çalıştığıdır. Tıpkı X5 gibi 500NM torka sahip olan 3.0TDI, X5'e benzer şekilde gaza yüklenildiğinde 2000 devire kadar yaklaşık 1 saniye civarı bekleyip, sonrasında gemi boşalmış yarış aygırı misali yola salıyor kendini. Burada aracın (turbo boşluğu) bekleme sürecinin X5'ten yarım saniye kadar uzun olduğunu belirtmeden geçmem mümkün değil. Normal bir sürücünün hissetmeyeceği bu fark, BMW'nin dinamik sürüş özelliğine karşı Audi'nin konforlu dinamik sürüş konumunu vurgalamakta çünkü. Aracın ilk hızlanması 8 küsur saniyelerde ve tatminkar, ara hızlanması ise M-Power ve ferrari sahipleri dışındaki hemen her sürücüyü tatmin edecek seviyede. Yol dinamiklerine gelince: Q7'yi asfaltta en güzel niteleyebilecek kavram: ayağı yere çok iyi basan bir kamyonda gidiyor olmak hissi. Araç, muadillerinden oldukça yüksek, bu ilk başta benim gibi süratli ve alçak arabaları kullanmaktan hoşlanan sürücüleri ürkütüyor ama bir kez kullanmaya ve limitlerini denemeye başladığınızda bu ürküntü bir anda kendini vakur bir güvene bırakıyor. Bu noktada Q7'nin, önüne gelen virajda yalpalayan BMW X5'le kıyasslanmayacak düzeyde iyi asfalta tutunduğunu belirtmek kaçınılmaz. AUDI Q7'Yİ KULLANIRKEN KENDİNİZİ TAM MANASI İLE DÜNYANIN VE YOLLARIN HAKİMİ OLARAK GÖRÜYORSUNUZ...Yine Ankaralılar bilir, Bilkent Şafak Sitesinden Sports'a inen yokuş aşağı yolda Q7'ye yüklenmiş şekilde aşağıya inerken karşı şeritte yol almakta olan koyu bordo BMW M6 Coupe sürücüsünün aracını yol kenarına çekerek Q7'mi hayranlık ve şaşkınlıkla izlemesi ayrıca gururumu kabartan bir sahne oldu test esnasında. Aynı rotayı aracı eşim kullanırken arka koltukta geçtiğimde ise 4 bölgeli klima, ayarlı arka koltuklar ve DVD sistemi ile ilgilenirken kısa yolculuğun nasıl geçtiğini inanın anlayamadım bile...ON-ROAD PERFORMANSI İLE Q7 GAYET BAŞARILIYDI.

OFF-ROAD ARAZİ SÜRÜŞ İZLENİMLERİ

Off-Road parkuru, Bilkent yakınlarındaki bir tepeye kurulmuştu ve üç aşamalı olarak dizayn edilmişti. Bu parkurda kullandığım Q7 ise üst model olan 4.2 FSI'dı.1. 30 derece yanal eğimde çıkış, 4 teker üzerinde duruş ve iniş egzersizi.Torsen diferansiyeli kullanan Quattro çekiş sisteminin torku 4 tekere sınırsız varyasyonla aktarmasının deneyerek onaylandığı bu egzersiz çok eğlenceliydi. Platformun karşısına konan dev aynadan aracın o esnada hangi tekerinin havada, hangilerinin ise yerde olduğu izlenebiliyordu. 4.2 FSI'ın gücünün %100'ünü icabında tek tekere aktarabilen quattronun salyangoz dişlileri ile desteklenmiş Torsen diferansiyeline birkez daha saygılarımı sunarak ikinci aşamaya geçtim. 2. Diz boyu derinlikte kazılmış seri halinde çukurlardan sabit hızla geçiş egzersizi.4 konumlu (alçak, normal, arazi, yüksek) elektro hidrolik süspansiyon sisteminin harikalar yarattığı bu egzersizde hiçbir ilave çaba göstermeksizin ve içeride ciddi hiçbir sarsıntıya maruz kalmaksızın engelleri aşabilmek sizi Q7'ye o kadar bağlıyor ki, SİZİ ARAZİNİN PADİŞAHI HİSSETİREN BU ARAÇTAN İNMEK DAHİ İSTEMİYORSUNUZ.Çukurları geçereken arada durup fotoğrafçıya usta şöför pozu verdikten sonra son egzersize geçiyoruz.3. 35 derece dikey eğime (dilerseniz arada stop edip tekrar kalkarak) hız almadan çıkış. Bu, araç içerisinde oturanları en korkutan egzersiz oldu. Test için hazırlanan ahşap çelik platform o kadar dardı ki, bir an devasa kamyon boyutlarıyla Q7 üstüne çıktığında çöker mi diye ben bile biraz endişe ettim. Bu engeli de hiç hız almadan 350HP FSI motor ve quattro sayesinde aştıktan sonra soluğu tekrar Bilkent Hotel'deki havuzbaşı platformunda aldık.SON NOTLAR VE SHARKFIN TEST KARNESİBilkent Hotel'de buz gibi içeceklerimizi havuzbaşında yudumlarken gözümüzün de gönlümüzünde en müstesna yerlerinden birine Q7'yi yerleştirdik. O gün bugündür bu mükemmel araca sahip olabilecek finansmanı nasıl sağlayacağımı kara kara düşünmekteyim. Çok severek kullandığım A4'ümü bırakın KIU (BMW'm) bile artık beni pek sarmıyor*.

SHARKFIN TEST KARNESİ

Olumlu:

+Devasa dış ve iç boyutlar.

+Çok gösterişli ve modern dış görünüm.

+Mükemmel asfalt ve arazi sürüş dinamikleri.

+Kuvvetli motorlar (Özellikle 350 HP'lik gücüyle 4.2FSI)

+Tarifi mümkün olmayan güven hissi.

Olumsuz:

-Standart donanımı zayıf.

-Opsiyonel donanımı ile fiyatı oldukça yüksek.-3.0 TDI kalkışta 1 saniye kadar turbo boşluğunda (bu boşluk BMW x-5'te daha az)

*Bu testi yaptıktan yaklaşık 2 sene sonra bu sınıftaki hemen hemen tüm araçları test ederek bir son kanaata vardım: Range Rover Vogue. Audi Q7'yi hala beğenmekle birlikte, Range Rover Vogue yanında tıpkı diğer rakipler gibi bir adım geride kaldığını düşünmekteyim.