12 Ocak 2010 Salı

Renault Espace 2.0 Dci

Epeyi bir zaman sonra tüm okuyucularımıza, yeni bir test sürüşü izlenimiyle merhaba. Bu yazıdaki test konuğumuz çok amaçlı taşıt (multi purpose vehicle - MPV) sınıfının ülkemizde pek tanınmasa da en önemli ve başarılı temsilcilerinden Renault Espace.

Bir iş seyahati sebebiyle İsviçre'de bulunduğum sırada MPV felsefesinin hakkını tam manasıyla vererek 6 kişilik bir ekiple yaklaşık 300 km ve iki ülke (İsviçre - Fransa) sınırları dahilinde test ettim yıllardır merak ettiğim bu orjinal aracı.

Yoğun iş temasları ve toplantılar sonrasında 6 kişilik ekibimizle yurda dönüş öncesi kendimize ayırdığımız 1 günlük süremizi olabildiğince konaklama yerimiz olan Cenevre şehri ve bir ucuna kurulu olduğu Avrupa'nın en önemli ve büyük göllerinden Leman Gölü civarlarında gezerek geçirmeyi planladık ve oto kiralama şirketlerini bir bir dolaşmaya başladık geniş ekibimizi alabilecek boyutta bir araç kiralayabilmek için.

Önceden bir çok tecrübem bulunan Audi Q7'yi kiralamaktı aslında ilk düşüncem, yalnız gerek kiralama ücretinin yüksek olması gerekse 7 kişilik kullanımda bir büyük bir MPV kadar kullanışlı olamaması hasebiyle rotamızı 7 kişiyi rahatlıkla taşıyabilecek bir MPV kiralamaya çevirdik.


VW Touran, Opel Zafira, Renault Grand Scenic gibi zar zor sığacağımız araçlardansa, Renault Espace isimli MPV efsanesini tavsiye etti bize Budget Rent-A-Car yetkilisi, üstelik arada çok fiyat farkı da talep etmeyince kararımızı Espace yönünde verdik ve Budget'ın Genevre Cointrin Havalimanı'nın biraz dışındaki dev otoparkına doğru yola koyulduk.



Budget otoparkına vardığımızda otomobil merakı olmayan sıradan bir vatandaşın dahi başını döndürecek bir otomotiv vahasıyla karşı karşıya kaldığımızı fark ettik: envai çeşit renkte yanyana dizilmiş Porsche'ler, CL65 AMG'ler, Quattro Audiler ve daha neler neler derken devasa boyutlardaki Grand Espace'ımızın anahtarlarını getirdi park görevlisi, kısa bir ekspertiz ve ön tutanak formunu doldurmamızın ardından konakladığımız otelden ekibin kalanını almak üzere yola koyulduk kadim ve değerli bir dostum ile.



Leman Gölünün etrafını kapsayan rotamız İsviçre'ye ilaveten Fransa'nın da bir kısmını kapsadığından iki farklı ülkenin yollarında aracı kullanmak gibi bir avantajı da direkman yanında getirmekteydi. Uğradığımız yerler ise ülkemizin tarihinde önemli yeri olan anlaşmaların imzalandığı Lausanne (Lozan), Montreaux(Montrö), Ouchy (Uşi) gibi kentlere ilaveten suyu ve içmeleriyle meşhur Evian, bağlarıyla nam salan Vevey ve Thonon şehirlerini kapsamaktaydı.



Bu noktada test içeriğimin temelini oluşturan değerlendirmemize geçebiliriz.



Dış:



Renault son dönemde yaptığı radikal tasarım değişiklikleriyle alıştığımız kitlesel ve klasik çehresini tamamen yeniledi ve VW markasına hemen her segmentte rakip olabilecek nitelikte araçlar ortaya koymaya başladı. Piyasaya sunulduğu il jenerasyonunundan bu yana belirli ve farklı bir çizgisi olan Espace'ı Renault'un amiral gemisi olarak tanımlamamız çok daha yanlış olmaz düşüncesindeyim dış görünüşü ve boyutları ele alındığında. Aracın dış görünümü son derece modern, devasa boyutlarını gizleyecek ölçüde sportif ve Renault gibi kitlelere hitap eden bir markadan beklenmeyecek ölçüde gösterişliydi. Koyu renk araçları genelde tercih etmesem de koyu lacivert Espace'a gerçekten çok yakışan bir renkti, yer yer kullanılan krom aksam ve şık tasarımlı jantları da aracı dikkat çekici kılan diğer dış görünüm özellikleriydi.





İç:



Füturistik. Tek kelimeyle tanımlamak gerekseydi Espace kokpitini bu sözcüğü kullanmak en doğrusu olurdu düşüncesindeyim. Kokpitin ortasında toplanan gerek gündüz gerekse gece çok rahat görülebililr nitelikteki dijital göstergeler gayet şık ve pratikti. Aracın tüm fonksiyonlarına rahatça hükmedebildiğiniz göstergeler bir yana araç içerisindeki esas kayda değer özellik fonksiyonel malzeme ve içecek kompartımanlarıydı. Araç içi buzdolabından, muhtelif irili ufaklı eşya gözlerine son derece pratikti Espace'ın 7 kişiyi rahatlıkla seyahat ettirebilen kabini. Yarı deri döşemeler ve premium ses sistemi ile gerekli konfor unsurlarını da karşılayan Espace'ta eleştirilebilecek temel noktalar ise işçilik zayıflığı konusunda sinyal veren geniş ve yer yer eğrilik bulunan malzeme birleşme yerleri ile malzeme kalitesi hususunda sorun anlamına gelen sert dokunuşlu materyal kullanımındaki fazlalıktan ibaretti.



Sürüş:



Gerek şehir içi, gerek şehir dışı; gerek İsviçre'nin premium kaliteli yollarında gerekse Fransa'nın görece bozuk ve kasisli yollarında kullanma fırsatı bulduğum Espace hakkında ilk belirteceğim notum aracın gayet konforlu olduğudur.

Kilo ortalaması normalin biraz üstünde olan 6 kişi ile seyahat ederken tork eğrisinin pik yaptığı 2000d/d civarından itibaren tüm yolcuları oturdukları koltuğa mıhlayabilecek güç ve torka sahip 175 HP'lik dizel Renault motoru ise sürüşü keyifli kılan bir diğer önemli faktördü.

Bu kalabalık ve yer yer hızlı sürüş esnasında dahi Espace'ın 100 km'de ortalam 9 lt'yi geçmeyen motorin tüketimi ise son dönem dizel motorların klasik benzinli motor teknolojisini nasıl bariz bir şekilde geride bırakmış bulunduğunu kanıtlar nitelikteydi.

Tüm bu olumlu görüşler bir yana Espace sürüşündeki yegane olumsuz değerlendirmem ise eşyanın tabiyatı gereği havaleli (yerden son derece yüksek ve kütlesel yoğunluğu fazla) olan aracın sert rüzgarlardan etkilenişi oldu. Standart süspansiyon ve lastiklerle 160 km/s hızın üstünde açıkçası çok da güvenli dhissetmediğimden çok da zorlamadım bu devasa MPV'yi. Ancak şunu belirtmek isterim ki araç daha ince profilli ve geniş tabanlı lastikler ile spor süspansiyon konulduğu taktirde üstündeki motorla pek çok D segmenti sportif geçinen aile aracına parmak ısırtabilecek performans potansiyeline sahipti.



Sonuç:



Devasa boyutlarını gizleyen çekici görünümü, çok pratik ve şık kabini, performanslı ve ekonomik motoru ile gerek bena gerekse birlikte seyahat ettiğim 5 dostuma da keyifli bir zaman geçirten Renault Espace 2.0 Dci 175, görece düşük kaliteli sert dokunuşlu malzeme ve yer yer işçilik hataları ihtiva etse ve yüksek hızlarda rüzgarlardan tabiyatı gereği biraz etkilense de Büyük MPV sınıfının gerçek patronu olduğunu kanıtladı.


Sharkfin Test Karnesi:

Olumlu:

+Çekici dış görünüm

+Devasa boyutların getirdiği (7 kişilikken dahi) ferah iç hacim

+Şık ve fonksiyonel kokpit

+Çok ekonomik ve gayet yeterli güce sahip dizel motor


Olumsuz:

-Kabinde yer yer işçilik hataları ve malzeme sorunları

-Havaleli bir araç olmasının getirdiği yüksek süratte rüzgarlardan etkilenme sorunu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bir de Benden Dinleyin: Lamborghini LM002

  #otomobilgurmesi ‘nde bugünkü lezzet konuğumuz 1986-1993 yılları arasında yalnızca 328 adet üretilen, 345 mm ile tüm zamanların en geniş t...