Blogumuzun müdavimlerinin bildiği üzere özellikle premium segmentte yer alan otomobilleri sayfalarımızda konuk etmekte, incelemekte, fotoğraflamakta, yeri geldiğinde test etmekteyiz.
Lakin arada istisnalar da olmuyor değil, bizim bir otomobili Otomobilgurmesinde konuk edebilmemiz için başka kriterler de yok değil.
Sıradışı bir tasarıma sahip olmak, segment yaratan bir konuma sahip olmak, teknolojik innovasyon otomobili olmak...bu kriterlerden yalnızca birkaçı.
Bugünkü Sevdiğim Otomobiller köşesi konuğu NSU RO80 üretildiği dönemi bırakın günümüzde dahi etkileyici denilebilecek teknik innovasyonları bünyesinde barındıran bir modeldir.
Buyrunuz fotoları ile birlikte NSU RO80 hakkında birkaç bilgi kırıntısı.
NSU Motorenwerke firması 1873 yılında Almanya'da kurulmuş, 1969 yılına değin bağımsız kalmış, bu tarihten itibaren ise Volkswagen AG tarafından satın alınmıştır. Bugün Audi ismiyle tanıdığımız meşhur premium otomobil üreticisi firmanın kurucu ortaklarından birisi olan NSU için bu sebeple günümüzde de otomotiv sektöründe ruhunu yaşatıyor desek yanlış olmaz.
RO80, NSU'nun kendi markasıyla ürettiği son otomobil modeli olup, 1967-1977 yılları arasında üretimde kalmıştır.
0.35 Cw'lik aerodinamik katsayı, 4 tekerlekte bağımsız süspansiyon, 4 tekerlekte disk frenler ve hidrolik direksiyon üretime girdiği 1967 yılı için pek çok otomobil ve tüketicinin orta segmentte hayal dahi edemeyeceği özelliklerden yalnızca bir kaçıydı.
Gelin gelelim RO80'i günümüz için bile özel kılan teknoloji ise motor ve şanzımanındaydı.
2 rotorlu (silindirsiz) bir Wankel motor ile benzini enerjiye dönüştüren RO80, toplamda yaklaşık 1.0 litre hacmindeki Wankel motoruyla 113 HP güç vermekteydi. Senenin 1967 olduğunu ve bugün bile litre başına 113HP'lik güç yakalamanın her otomobil üreticisinin harcı olmadığını da belirtmeden geçmeyelim isterseniz.
"Yüksek teknolojili Wankel motorun gücünü tekerleklere aktardığı şanzımanın da alelade bir cihaz olmasını bekleyemeyiz" diyorsanız eğer haklısınız.
NSU RO80, Fichtel&Sachs üretimi bir 3 ileri "yarı-otomatik" şanzıman ile gücünü yola aktarmaktaydı. Debriyaj pedalı bulunmayan araçta bu görevi bir tür robot gerçekleştirirken tork konvertörü ile de desteklenmekteydi. Vites değişimi vites kolu marifetiyle debriyaja basmaksızın gerçekleştirilirken, debriyajı robotize hale getiren vakum tahrikli sistemi faaliyete geçirmek için bir defaya mahsus vites topuzunun üstündeki bir düğmeye basılması gerekmekteydi.
En temel zayıflıkları, çabuk bozulan ve tamiratı mümkün olmayan Wankel motor ve yine bu motordan kaynaklanan yüksek yakıt tüketimi (ortalama 20lt/100km) olan ve 10 yıl üretimde kalan NSU RO80 1977 yılında yerini çok daha konvansiyonel ve rutin bir model olan Audi 80'e bırakarak otomotiv sektörünün şanlı geçmişe sahip otomobiller kategorisinde yerini aldı.