Ana akım otomobil üreticileri (bir zamanlar yalnızca bazı çılgın spor otomobillerde kullanılan ve başta turbo boşluğu ve tork yalpalaması olmak üzere ciddi dezavantajları olan) Turbo teknolojisine yoğunlaşıp onu salyangozları (türbinleri) küçültmek, ilave kanal açmak ve değişken geometri uygulatmak gibi yöntemlerle optimize ettiler.
Daha kompakt ve sorunsuz hale gelen Turboşarjı da o döneme kadar ziyadesiyle hantal olmalarıyla bilinen Dizel motorlara uyguladılar. Yapısı gereği kompresyonu yüksek, devir bandı dar dizel motorlar, bu yeni teknolojiden çok hoşlandılar. Hele bir de süper yüksek basınçlarda yakıt püskürten Piezo enjektörlerin hakimi olduğu common rail sistemi ile turbo teknolojisi kombinlendiğinde dizel motorların altın çağı başladı.
Gelgelelim, az yakan çok kaçan dizel motorların da önemli eksileri vardı: doğası gereği kalın bir yakıt olan motorin kullanıldığından emisyon değerleri benzin, LPG ve doğalgazlı araçlara göre çok çok yüksek çıkıyordu. Bunu önlemek için DPF, EGR, Add Blue gibi teknolojilerin kullanılması ise bu motorların üretim maliyetlerini ve bakım masraflarını çok artırdı.
Kullanılan bu parçalara rağmen motorinin benzin ve diğerleri kadar verimli bir yakıt olamaması ve başta Volkswagen (VW) olmak üzere ana akım üreticilerin dizel araçların emisyon değerlerini (çevre konusunda her geçen gün artan toplum bilincini tatmin etmek için sıkı mevzuat uygulamakta olan gelişmiş ülkelerin sıkı normlarına uydurabilme için) manipüle etmek durumunda kalması ve bunu yaparken yakalanması, benzeri uygulamaları yapan diğer ana akım üreticilerin dizel teknolojisinden “bir anda” soğumasına sebebiyet verdi.
Dizel ile özdeşleşen turbo, partikül filtresi gibi donanımların doğası gereği çok daha verimli bir yakıt olan benzin ile kombine edildiği hacmi küçültülmüş (downsized) motorlar, işte tam bu noktada ana akım üreticilerin yeni gözdesi haline geldi.
Günümüzde, Gelişmiş ve bazı gelişmekte olan ülke hükümetlerinin aldığı çevre korumak ve emisyon azaltmak bazlı kararlar neticesinde motorin, benzin ve diğer yakıtlardan gün geçtikçe daha pahalı hale gelmektedir. Bu da, bir zamanların gözdesi dizel motorların sona yaklaştığının habercisidir.
Nitekim Volvo, Porsche gibi üreticiler, dizel motorların kullanımını 2020 sonrasında sona erdireceklerini uluslararası kamuoyuna ilan etmiştir. VW, Fiat, Toyota, Ford, PSA, GM gibi Ana akım üreticilerin de bu trende kaçınılmaz olarak uyacakları da aşikardır. Zira görünen köy kılavuz istemez.
Netice itibariyle en geç orta vadede sona erdirilecek dizel teknolojisinin yerini neler mi alacak?
Kısa vadeden uzun vadeye sıralayarak makalemizi bitirelim:
1. Küçük hacimli, turbo, piezo, direkt enjeksiyon, partikül filtresi gibi teknolojilerle destekli benzinli motorlar
2. Bu teknolojilere entegre edilen mini elektrik motorları ile daha da optimize edilmiş hibrit benzinli motorlar
3. Elektrikli otomobiller
Not: hidrojen ve yakıt hücresi teknolojisinde pek gelecek görmüyorum bu yüzden bunlara değinmedim yazımda.
Daha kompakt ve sorunsuz hale gelen Turboşarjı da o döneme kadar ziyadesiyle hantal olmalarıyla bilinen Dizel motorlara uyguladılar. Yapısı gereği kompresyonu yüksek, devir bandı dar dizel motorlar, bu yeni teknolojiden çok hoşlandılar. Hele bir de süper yüksek basınçlarda yakıt püskürten Piezo enjektörlerin hakimi olduğu common rail sistemi ile turbo teknolojisi kombinlendiğinde dizel motorların altın çağı başladı.
Gelgelelim, az yakan çok kaçan dizel motorların da önemli eksileri vardı: doğası gereği kalın bir yakıt olan motorin kullanıldığından emisyon değerleri benzin, LPG ve doğalgazlı araçlara göre çok çok yüksek çıkıyordu. Bunu önlemek için DPF, EGR, Add Blue gibi teknolojilerin kullanılması ise bu motorların üretim maliyetlerini ve bakım masraflarını çok artırdı.
Kullanılan bu parçalara rağmen motorinin benzin ve diğerleri kadar verimli bir yakıt olamaması ve başta Volkswagen (VW) olmak üzere ana akım üreticilerin dizel araçların emisyon değerlerini (çevre konusunda her geçen gün artan toplum bilincini tatmin etmek için sıkı mevzuat uygulamakta olan gelişmiş ülkelerin sıkı normlarına uydurabilme için) manipüle etmek durumunda kalması ve bunu yaparken yakalanması, benzeri uygulamaları yapan diğer ana akım üreticilerin dizel teknolojisinden “bir anda” soğumasına sebebiyet verdi.
Dizel ile özdeşleşen turbo, partikül filtresi gibi donanımların doğası gereği çok daha verimli bir yakıt olan benzin ile kombine edildiği hacmi küçültülmüş (downsized) motorlar, işte tam bu noktada ana akım üreticilerin yeni gözdesi haline geldi.
Günümüzde, Gelişmiş ve bazı gelişmekte olan ülke hükümetlerinin aldığı çevre korumak ve emisyon azaltmak bazlı kararlar neticesinde motorin, benzin ve diğer yakıtlardan gün geçtikçe daha pahalı hale gelmektedir. Bu da, bir zamanların gözdesi dizel motorların sona yaklaştığının habercisidir.
Nitekim Volvo, Porsche gibi üreticiler, dizel motorların kullanımını 2020 sonrasında sona erdireceklerini uluslararası kamuoyuna ilan etmiştir. VW, Fiat, Toyota, Ford, PSA, GM gibi Ana akım üreticilerin de bu trende kaçınılmaz olarak uyacakları da aşikardır. Zira görünen köy kılavuz istemez.
Netice itibariyle en geç orta vadede sona erdirilecek dizel teknolojisinin yerini neler mi alacak?
Kısa vadeden uzun vadeye sıralayarak makalemizi bitirelim:
1. Küçük hacimli, turbo, piezo, direkt enjeksiyon, partikül filtresi gibi teknolojilerle destekli benzinli motorlar
2. Bu teknolojilere entegre edilen mini elektrik motorları ile daha da optimize edilmiş hibrit benzinli motorlar
3. Elektrikli otomobiller
Not: hidrojen ve yakıt hücresi teknolojisinde pek gelecek görmüyorum bu yüzden bunlara değinmedim yazımda.
